Plastik ambalajlardan kıyafetlere, sudan mutfak eşyalarına kadar neredeyse her şeyde bulunan mikroplastikler, vücudumuza temas yoluyla veya besinlerle girerek birikiyor. Bilim insanlarına göre bu kirlilik; bağışıklık sistemimizi baskılıyor, hormon dengemizi bozuyor, kalp hastalığı ve kanser riskini artırıyor.
Daily Mail’de yer alan habere göre İngiltere’de bir geri dönüşüm firması, mikroplastiklerin insan cildi üzerindeki etkisini göstermek için yapay zeka destekli bir çalışma gerçekleştirdi. Araştırmada az, orta ve yüksek seviyede mikroplastiğe maruz kalan kadın ve erkeklerin yüzlerinde ve bedenlerinde oluşabilecek değişimler canlandırıldı.
MİKROPLASTİKLERİN CİLT ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Düşük maruziyet: Günlük hayatta yiyecek, içecek ve hava yoluyla az miktarda mikroplastik alan kişilerde cilt kuruluğu, kızarıklık ve tahriş meydana geliyor.
Orta maruziyet: Plastik ambalajlı işlenmiş gıdaları ve deniz ürünlerini sık tüketen, naylon ve polyester kıyafetler giyen bireylerde yağlı cilt, daha hızlı yaşlanma, gözlerde kızarıklık ve solunum sorunları ortaya çıkabiliyor.
Yüksek maruziyet: Plastik üretiminde veya atık yönetimi sektöründe çalışanlar, düşük kaliteli içme suyu tüketenler ve sürekli sentetik kıyafetler giyenler en yüksek risk grubunda. Bu kişilerde cilt lekeleri, iyileşmeyen yaralar, dudaklarda ve parmak uçlarında morarma, saç dökülmesi ve düzensiz adet döngüleri görülebilir.
MİKROPLASTİKTEN NASIL KORUNULABİLİR?
Plastik atık uzmanı Mark Hall’a göre mikroplastiklerden korunmak için tek kullanımlık plastikleri hayatınızdan çıkarmak gerekiyor. Su filtreleri kullanıp, organik gıdaları tercih etmek ve deniz ürünlerini de azaltmak faydalı oluyor. Naylon ve polyester yerine pamuk ve yünlü kıyafetlerin tercih edilmesi; plastik mutfak eşyaları yerine ise ahşap kaşık ve cam kapların kullanılması riskleri azaltmaya yardımcı oluyor.
Bilim insanları mikroplastiklerin etkilerinin sadece ciltle sınırlı kalmadığını, kan dolaşımına karışarak beyin, böbrekler ve plasenta gibi hayati organlara ulaştığını belirtiyor.
