Her gün yumurta tüketende o hastalıktan eser kalmıyor

Yumurta Tüketimi ve Alzheimer Hastalığı Arasındaki İlişki

Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nden Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Lütfü Hanoğlu, Alzheimer hastalığı ile yumurta tüketimi arasındaki ilişkiyi değerlendiriyor. Prof. Dr. Hanoğlu, son yıllarda yapılan bilimsel çalışmaların, yumurtanın vücut sağlığıyla olduğu kadar zihinsel işlevlerin korunmasında da önemli bir rol oynayabileceğini gösterdiğini belirtiyor.

Yumurta Tüketiminin Beyin Sağlığı Üzerindeki Etkileri

Yapılan araştırmalar, yumurta tüketiminin Alzheimer hastalığının ortaya çıkışını geciktirebileceğini destekliyor. Prof. Dr. Hanoğlu, özellikle yumurtanın içerdiği kolin maddesinin, hafızayı ve bilişsel işlevleri destekleyen önemli bir bileşen olduğunu vurguluyor.

‘Dengeli Beslenme ve Fiziksel Aktivite Önemli’

Prof. Dr. Hanoğlu, yumurtanın tek başına bir besin olarak değerlendirilmemesi gerektiğini belirtiyor. Dengeli bir diyetin ve düzenli fiziksel aktivitenin yaşlı bireylerde sağlıklı yaşlanma için temel olduğunu ifade ediyor. Yumurtanın kalp ve beyin sağlığı açısından faydalı bir besin olduğunu kaydeden Prof. Dr. Hanoğlu, beslenme programının bir diyetisyen tarafından planlanması gerektiğini ve bunun yanı sıra fiziksel egzersizlerin de eklenmesi gerektiğini söylüyor.

Related Posts

20 baklavanın numunesinin 5’inde bakteri çıktı

Prof. Dr. Işıl Var, Kurban Bayramı öncesi satışa sunulan baklava çeşitlerini, mikrobiyolojik açıdan laboratuvarda inceledi. Kentte 20 işletmeden aldığı örnekler üzerinde çalışan Prof. Dr. Işıl Var, bunların 5’inde yaşlı ve çocuklarda ölüme bile neden olabilen dışkı kökenli koli basili E.coli ile karşılaştıklarını söyledi.

Bel ve boyun fıtığı ameliyatsız tedavi edilebilir!

Sıklıkla bel ve boyun ağrıları, duruş bozuklukları, çene eklemi problemleri, spor yaralanmaları ve sindirim sistemi şikâyetlerinde osteopatiye başvurulduğuna dikkat çeken Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Selin Özen, “Osteopatik manipülatif tedavi (OMT), ilaçsız ve cerrahisiz bir yöntem olması nedeniyle birçok kişi tarafından tercih edilmektedir. Bununla birlikte, bu uygulama herkes için uygun olmayabilir. Her tıbbi girişimde olduğu gibi, osteopatik tedavi de mutlaka hekim değerlendirmesiyle ve kişiye özel olarak planlanmalıdır” dedi.

İftira atmak bir hastalık mı yoksa huy mu?

Klinik psikiyatri uzmanları, sürekli iftira atma davranışının tek başına bir “hastalık” olarak tanımlanmadığını, ancak sıklıkla “pseudologia fantastica” (patolojik yalan söyleme) ve altında yatan kişilik bozukluklarıyla ilişkili semptomlar sergilediğini vurguluyor.

Şizofrenide ilaç tedavisinden daha önemli olan üç şey: Empati, doğru bilgilendirme ve sosyal destek

Bolu İzzet Baysal Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Ayşegül Koç, “Empati, doğru bilgilendirme ve yeterli sosyal destek, şizofreni hastalarının ilaç tedavisinden çok daha değerli. Şizofreni bir hastalıktır. Tehlikeli olan hastalık değil, hastalıkla ilgili önyargılardır, cehalettir.” dedi.

İlaçtan daha etkili üç güç: Empati, bilgi, destek!

Doç. Dr. Ayşegül Koç, şizofreni tedavisinde toplumsal önyargıların kırılması, empati kurulması ve sosyal desteğin en az ilaç tedavisi kadar hatta daha fazla önem taşıdığını vurguladı. Medyanın sansasyonel dil yerine insani ve bilinçli bir yaklaşım benimsemesi gerektiğinin altını çizdi.

Menopoz sonrası kanamaya dikkat: Rahim kanserinin habercisi olabilir!

Menopoz sonrası kanamaya dikkat: Rahim kanserinin habercisi olabilir!