Görünmeyen tehlike: Erkek bebeklerde sessizce ilerliyor!

İnmemiş Testislerin Tedavisi Konusunda Uzmanlar Uyarıyor

Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Onur Danacıoğlu, inmemiş testisin ciddiye alınması gerektiğini belirtti. Doç. Dr. Danacıoğlu, “Erkek çocuklarda sık karşılaşılan ürolojik problemlerden biri olan inmemiş testis durumu, tedavi edilmezse ileride ciddi sorunlara yol açabilir. Bu durum, testislerin normalde olması gereken yer olan torbalara inmemesi durumunda ortaya çıkar” dedi.

En Uygun Tedavi Dönemi 6-18 Ay Arası

Doç. Dr. Danacıoğlu, inmemiş testis vakalarında ilk 6 ay içinde testisin kendiliğinden torbaya inebileceğini ancak 1 yaşını geçen bebeklerde mutlaka tedaviye başlanması gerektiğini belirtti. Danacıoğlu, “18. aya kadar tedavi edilmezse çocuğun ileride doğurganlık sorunları ve testis kanseri riski ile karşı karşıya kalabileceğini unutmamak gerekir. Günümüzde en sık tercih edilen tedavi yöntemi ise cerrahi müdahaledir. Bu ameliyat sayesinde testis torbaya indirilir ve sabitlenir. Artık hormon tedavileri önerilmiyor” şeklinde konuştu.

Tedavinin Geç Başlaması Ciddi Sorunlara Yol Açabilir

Doç. Dr. Danacıoğlu, tedavinin gecikmesinin kısırlık riskini artırabileceğini ve testis kanseri riskini artırabileceğini vurguladı. İki taraflı inmemiş testis vakalarında kısırlık riskinin yüzde 40’a kadar çıkabileceğini belirten Danacıoğlu, ergenlik döneminde alınması gereken testislerle karşı karşıya kalınabileceğini söyledi.

Tanı İçin İlk Adım Muayene

Tedavi sürecinde tanının ilk adımının fizik muayene olduğunu ifade eden Doç. Dr. Danacıoğlu, testisin elle hissedilememesi durumunda ultrasonografi ve MR gibi görüntüleme yöntemlerinin kullanıldığını belirtti. Testisin bulunmaması durumunda ise tanısal laparoskopi ile cerrahi müdahale yapılabileceğini söyledi.

Doç. Dr. Danacıoğlu, ailelere çocuklarının testislerinden birinin eksik olduğunu fark ederlerse vakit kaybetmeden bir üroloji uzmanına başvurmaları gerektiği konusunda uyarılarda bulundu.

Related Posts

Hap mı, bitki mi? Ne işe yarıyor, ne zararlı?

Uykusuzluğa karşı çare olarak görülen her ürün güvenli değildir. İlaçlar, çaylar, takviyeler…
Peki hangisi gerçekten işe yarıyor? 50 yaş üstünde uyku destek ürünleri bilinçsizce kullanılıyor. Oysa bazıları sabah sersemliği, düşme riski ve bağımlılık yapabilir.

Çocuklarda yazın sık görülen tehdit: Gastroenterit

Kahramanmaraş’ta görev yapan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Ali Rıza Namlı, yaz aylarında çocuklarda sıkça rastlanan gastroenterit vakalarına karşı aileleri uyardı. Özellikle bebekler ve bağışıklık sistemi zayıf çocuklar için tehlikeli olabilen bu hastalık, ciddi sıvı kaybına neden olabiliyor.

Her 6 çiftten 1’i kısırlık problemi yaşıyor! Nedeni obezite ve sigara olabilir

Her 6 çiftten 1’i düzenli ve korunmasız bir yıldan fazla cinsel ilişki yaşamasına rağmen bebek sahibi olamıyor. İnfertilite yani kısırlık sebebi her iki cinsiyette de eşit oranlarda görülüyor. Prof. Dr. Tümay İpekçi, erkeklerdeki kısırlığın nedenleri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Bir lokma fazlası sizi tehlikeye sokabilir!

Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bilal Boztosun, Kurban Bayramı’nda et tüketiminin artmasıyla birlikte kalp hastalarının beslenme konusunda daha dikkatli olması gerektiğini vurguladı. Özellikle tansiyon ve kolesterol riski taşıyan bireylerin bayram boyunca öğün düzenine ve porsiyon kontrolüne önem vermesi gerekiyor.

20 baklavanın numunesinin 5’inde bakteri çıktı

Prof. Dr. Işıl Var, Kurban Bayramı öncesi satışa sunulan baklava çeşitlerini, mikrobiyolojik açıdan laboratuvarda inceledi. Kentte 20 işletmeden aldığı örnekler üzerinde çalışan Prof. Dr. Işıl Var, bunların 5’inde yaşlı ve çocuklarda ölüme bile neden olabilen dışkı kökenli koli basili E.coli ile karşılaştıklarını söyledi.

Bel ve boyun fıtığı ameliyatsız tedavi edilebilir!

Sıklıkla bel ve boyun ağrıları, duruş bozuklukları, çene eklemi problemleri, spor yaralanmaları ve sindirim sistemi şikâyetlerinde osteopatiye başvurulduğuna dikkat çeken Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Selin Özen, “Osteopatik manipülatif tedavi (OMT), ilaçsız ve cerrahisiz bir yöntem olması nedeniyle birçok kişi tarafından tercih edilmektedir. Bununla birlikte, bu uygulama herkes için uygun olmayabilir. Her tıbbi girişimde olduğu gibi, osteopatik tedavi de mutlaka hekim değerlendirmesiyle ve kişiye özel olarak planlanmalıdır” dedi.